18 Aralık 2008 Perşembe

Az Parayla Yapılacak İşler Ararken E-Ticaretteki Boşluğu Gördüm

Asya Genç Girişimciler bw

Bao Phung Minh

SGC Solutions


Şu an 31 yaşında. 1998 yılında bir internet şirketinde zor koşullarda ve düşük bir maaşla part time çalışmaya başlayan Minh ,edindiği tecrübeyle ileriye yönelik önemli bir avantaj yakaladı.

Part time çalıştığı içinse pazarları araştırma ve e-ticaretteki boşluğu görme şansına sahip oldu.

2001 yılında 800 dolar sermayeyle e-ticaret çözümleri ve web dizaynı konusunda iş yapan firmasını kurdu.

Ona göre şirketinin şu anki değeri 400.000 dolar .

Yerel gazetelerde bir çok kez haber olan Minh ‘in firması 2006 yılında Vietnam’da en iyi beş e-ticaret firması arasında gösterildi.

12 yorum:

Hülya Konar dedi ki...

merak eden,araştıran ve sezgileri kuvvetli kişiler " eğer isterlerse " pazardaki boşluğu görüp değerlendirebilir ve edindikleri tecrübeninde katkısıyla zaman içerisinde alanlarında en iyiler arasına girebilirler...

Dr.Firma dedi ki...

Hülya hn ;

Belirrtiğiniz gibi ,

Pazara bakmak ve görmek arasındaki ayrıntı önemli.

Minh pazardaki boşluğu görmüş ve sektör tecrübesiyle birleştirmiş.

Pazardaki boşlukları görürken sektör tecrübesi olmasaydı sizce ne sonuçlar ortaya çıkabilirdi ?

Hülya Konar dedi ki...

sektör tecrübesi olmasaydı Minh o firmayı kurmaya cesaret edemeyebilirdi diye düşünüyorum.

o zaman daha korkak demek doğru olmayabilir ama daha çekingen düşüncelere sahip olabilir ve o şekilde de hareket edebilirdi.

kişinin bilgi ve tecrübesinin eksik olduğu durumlarda çoğu zaman iç motivasyonu sıfıra yakındır,ilgili konuda dışarıya belli etmesede çekingen ve çekimserdir...hatta bunun aksi davranışlar sergileyenler için "cahil / deli cesareti" var denir :)

sizin paylaştığınız bu kategorideki başarı hikayelerindeki asıl kahramanların ortak özelliklerini,iş hayatına erken yaşlarda başlamaları,
çalışmaktan şikayet etmemeleri,
sabah olsun işe gideyim akşam olsun eve gidip yatayım modunda olmamaları,hedef belirlemeleri,
araştırmacı ruh halinde olmaları ve en önemlisi "ben oldum,tamam yeter" demeyip işlerini dahada ilerletmeye çalışmaları olarak söyleyebilirim.

içlerinde tesadüfen başarıyı yakalayanlar illaki vardır ancak öyle bile olsa o başarıyı elde tutmak,devam ettirebilmek kolay değildir ve şansa bağlanamaz diye düşünüyorum.

Dr.Firma dedi ki...

Bazı başarı hikayeleri sektör tecrübesinin önemli, fakat gerekli olup olmadığı konusunda tereddütler uyandırdı.

Örneğin internetten ayakkabı satan zappos girişimcileri , sektörde hiç bir tecrübeleri olmasada , araştırmalarıyla , ne yöne gittiğini sektörün içindekilerden önce görebilmişler ve önemli bir pazar payı elde etmişlerdi.

Herhangi bir sektörle ilgili araştırarak büyük resmi okuyabilenler , tecrübeleri olmasa da , sektörün içindekilerden daha başarılı olabilirler mi ?

Bu çarpıcı örneği okuduktan sonra bana inandırıcı gelmeye başladı.

Hülya Konar dedi ki...

araştıran ve sizin deyiminizle büyük resmi okuyanlarda bir nevi sektör tecrübesi edinmiş olmuyorlar mı?

belki bilfiil ilgili pazarda çalışmıyorlar ama araştırmak ve öğrenmek için o pazardaki pekçok kategorideki kişi ve kuruluşla görüşüyorlar.

bahsettiğiniz zappos girişimcilerinin sektör tecrübesi olmamış olabilir ama ben eminimki yaptıkları araştırmaları sektörde o dönemde halen çalışanlar yapmamıştır.kimbilir sektörün gittiği yönü belki de onlar (zappos) tayin etmiştir :)

Adsız dedi ki...

işin püf noktası internet üzerinden müşteri bulabilmekte,iletişim sağlayabilmekte.Bu pazar büyük bir potansiyel ve henüz ülkemizde atıl vaziyette.
E ticaret ile ilgili benim de bir gözlemim oldu.Aynı okulu bitirdiği genç bir arkadaş kamuya giremeyince, anadoludan bakliyat toplayarak internet üzerinden temasa geçtiği müşterilere bu malları satıyordu.Ürün konteyner ile gemiye yükleniyor ve kambiyo mevzuatı çerçevesinde para transferini yapıyordu.Birkaç kez aynı mişteri ile ticaret gerçekleşince güven de tesis ediliyordu.Haftada birkaç konteyner çok yerleşik firmanın bile ulaşamadığı bir rakam.Tabi öncelikle iletişim için yabancı dil olması gerekli.
Bu ticaret benim bizzat tanıklık ettiğim bir başarı öyküsü idi.

Hülya Konar dedi ki...

Mr.Orpen,

e-ticaretin ülkemizde atıl vaziyette olduğu düşüncenize katılıyorum.ülkemizde genelde ticaret yapanlar sıcak satışı tercih ediyorlar.

bunun sebebide müşteri konumundakilerin yani tüketicilerin önemli bir kısmının e-alışverişe halen güvenemiyor olması olabilir.

Dr.Firma dedi ki...

Hülya hn ;

Bir çok klasik firma kendi sektörü ile ilgili detaylı pazar araştırmaları yapmıyor ,yapanlar raporlara ciddi bir şekilde bakmıyor ,bakanların bir bölümü raporların ne anlama geldiğini anlamadığı için dikkate alıp uygulamıyor ,anlayıp uygulayan az sayıda firma ise pazarda kalıcı olabiliyor.

Zappos örneğinde internet reklam firmasını 240 milyon dolara satan Hsieh 'ın daha sonra internetten ayakkabı satışı konusunda pazarda boşluğu gören küçük bir girişimcinin yatırım teklifine 500.000 dolar koyarak ''evet'' demesi sektördeki diğer girişimcilerin araştırma ve yeniliklerden uzak kalmasının bedelini pazar kaybıyla ödemeleri anlamına gelmişti.

800 milyon dolarlık cirolara ulaşması zappos 'un sektöre yön verici olduğunu teyit ediyor.

Orpen ;

Arkadaşınızın yaptığı yeniliğin sonuçları belirttiğiniz gibi bir başarı hikayesi ve sektör tecrübesinin başarıda tek en önemli etken olmadığını ortaya koyuyor.

Sonuçta internet kullanıcı sayısı 17 milyona ulaşırken klasik yöntemlere takılıp yeniliklerden uzak kalmanın bir bedelide pazar kaybı oluyor.

Adsız dedi ki...

Hülya Hn.
Yurt içi alışverişlerde sıcak satış tercih edildiği doğru.Ancak uluslararası ticarette malın gidişi ve paranın tahsili, müşteri internetten bulunmuş veya fiziken görüşülmüş hiç farketmiyor.
Yine de hiçbir olumsuz tarafı olmamasına rağmen firmalar internet üzerinden müşteri bulmak için çaba sarfetmiyorlar.Çok ilginç.

Dr.Firma;
İnternet üzerinde uluslararası ticarette alıcı ve satıcıyı buluşturan birçok sistem de var.Ancak yerli kullanıcı sayısı az.Bu da dış ticarette kambiyo bilgisinin ticaret yapanlarca yeteri kadar tanınmıyor olmasından kaynaklanıyor.

Dr.Firma dedi ki...

Orpen ;

Ticaret yapanlardan bazıları kambiyo bilmiyor ,pazar araştırması bilmiyor ,müşteri memnuniyetini bilmiyor.

Yüzyıllar öncesinde de ticaret bunlar bilinmeden yapılıyordu.

O zaman ne bildiklerini sorgulamaları gerekiyor .

Adsız dedi ki...

Bişey soraca.bu adam 1988 de internet firmasında mı çalışıyormuş?yaw o zamanlarda internet daha yeniydi.intranet vardı. internette çalışmak diye bişi yoktu.ha nasa da uzaydaysa bilmem tabii ki

Dr.Firma dedi ki...

Minh iş hayatına 1988 yılında değil 1998 yılında başlamış . Yazım hatasını düzeltiyorum , teşekkürler